Kullanmayanların
bile adını bildiği bir antidepresan: Prozac. Ve bu ilacın, bir nevi uyuşturucunun
etkisi altına aldığı bir toplum.
Prozac Toplumu, bir kitap olarak ortaya çıkan ve sonradan filme çekilen, Elizabeth Wurtzel'in yaşamına dayanan gerçek bir hikaye. Lizzy, yani Elizabeth, Harvard'a gazetecilik bölümü okumaya gelmiş genç bir kızdır. Anne ve babasının, o henüz bebekken boşanmalarının getirdiği sorunlarla yüzleşmektedir yıllardır. Ancak hikaye, şiir ve makale yazma konusunda erken yaşlardan beri gerçek bir yeteneğe sahiptir. Bu da onu üniversitenin ilk senesinde bile başarılı bir yazar olmaya yaklaştırmaktadır.
Lizzy’nin
hayatına baktığımızda klasik anne-baba boşanması , babadan yeterli sevgi
görememe problemi ile karşılaşırız. Ama çoğu insan, hayatında bu gibi problemler
olduğu halde ‘normal’ insanlar olarak hayatlarına devam eder. Kimimiz ise edemeyiz; tıpkı Lizzy gibi.
"Bazen hepimiz bir Prozac toplumunda
yaşıyormuşuz gibi hissediyorum. Depresyon Birleşik Devletleri."
Normal olmaya
çalışmakla normal olmak arasında büyük fark var ve kimi zaman ‘…gibi davranmak’
yorucu geldiğinde kendimizi koyuveririz. Lizzy’nin yaşadığı da böyle birşey. Başarılı,
gelecek vaad eden ,
güzel bir genç kız ama normal ve mutlu bir hayat yaşamayı beceremiyor.
"Bir melek yanıma gelse ve intiharı anlatsa. Hayatım
boyunca beni özgür kılacak o anın gelmesini ve hayatımı değiştirmesini bekledim.
Ama gelmedi. Maalesef öyle olmuyor."
"İşte depresyon böyledir. Bir sabah yaşamaktan
korkarak uyanırsın."
Sorunlarının da farkında olduğu için
terapiye gitmeyi kabul
ediyor bir süre sonra Lizzy. Terapi süreci bile şiddetli geçiyor. Bir yerden sonra
ilaç tedavisi giriyor devreye ve merhaba Prozac. Bazen kendi başımıza problemleri çözemediğimiz yerde yasal uyuşturucular giriyor devreye, filmde de söylendiği gibi, 'herkes mal peşinde ve herkesin doktoru da bir satıcı'.
"Artık kim
olduğumu bilmiyorum. Bir kişiliğim var. Çok kötü olsa da o benim. Ve kendimi
doğru şeyler söyleyen, doğru davranan biri olarak görsem de, o ben değilim."
İlaçla da kendin gibi hissedememek, ilaç kullanmadan normal olamamak... Filmde bahsedilen bu çelişki filmin sonunda bir nebze de olsa çözülüyor. Hayatımızda her zaman böyle olmasa da; kimbilir belki.
0 yorum:
Yorum Gönder